KURGU SANATI / Süslü Düzyazı
- Zeliha Aydogmus
- Dec 6, 2021
- 4 min read
KURGU SANATI / David LODGE
20. BÖLÜM - SÜSLÜ DÜZYAZI
sf. 121-124
Mayıs 2013 HECE Yayınları

Lolita hayatımın ışığı, kasıklarımın ateşi. Günahım, ruhum, Lo-li-ta; dilin ucu damaktan dişlere doğru üç basamklık bir yol alır, üçüncüsünde gelir dişlere dayanır. Lo-li-ta.
O, Lo'ydu, sabahları ayağında çorabının teki, bir elli boyuyla, yalnızca Lo. Gündelik pantolonuyla Lola'ydı. Okulda Dolly. Noktalı çizgi üzerine Dolares. Ama benim kollarımda o her zaman Lolita'ydı.
Ondan önce biri var mıydı? Vardı, hem de nasıl. Aslında bir yazın her şeyi başlatan bir kız çocuk sevmiş olmasaydım, hiç Lolita olmayabilirdi. Deniz kenarında bir krallıkta. Ah, ne zaman? Lolita'nın doğmadığı yıllarda onun şimdiki yaşı kadar olduğum zamanlarda bir yaz. Süslü düzyazı stilinden ötürü siz her zaman bir katile güvenebilirsiniz.
Saygıdeğer jüri üyeleri, hanımlar ve beyefendiler, ibraz edilen bir numaralı kanıt yüce melekleri, cahil, saf ama yüce kanatları soylu melekleri hasetinden çatlatan bir şeydir. Şu dikenlerin kördüğümüne bir bakın.
Viladimir NABOKOV, Lolita (1955)
Kurgusal düzyazının altın kuralı, her yazarın kendi için kurduğu kurallar dışında hiçbir kuralın olmadığıdır. Yinelem ve sadelik/yalınlık, Hemingway'in sanat amaçları için (genellikle) işe yaramıştır. Çeşitleme ve dekorasyon, Nabokov'un sanatı için, özellikle Lolita'da iş görmüştür. Roman, ''seksi kız'' dediği erişkin bir kıza tutulmasının kendisine kötü işler yaptırdığı bir adamın ileri sürdüğü, dahice kendine has bir müdefaa şekline dönüşür. Kitap ilk baskısıyla tartışma yarattı ve hala endişe vermektedir; çünkü kitap çocuk suistimalcisi ve çocuk katilleri için baştan çıkarıcı sözler sunmaktadır. Humbert'ın kendisinin de söylediği gibi ''Süslü düzyazı stilinden ötürü siz her zaman bir katile güvenebilirsiniz.''
Romanın açılış pasajında elbette çok yinelem vardır ama bunlar, önceki bölümde ele alınan Hemingway'in pasajında karşılaştığımız gibi sözcük tekrarı değildir. Paralel sözdizimsel yapılar ve benzer seslerden kaynaklanan durumlardır – aslında sadece şiirde görmeyi beklediğiniz türde bir yinelemdir. (Süslü düzyazının diğer bir ifadesi de şiirsel düzyazıdır.) Mesela birinci paragrafta sevgilisinin adıyla kendinden geçmiş göz alıcı bir şekilde ''l'' ve ''t'' seslerinin ışık(light), hayat (life), bel (loins), uç (tip), dil (tongue), patlaması gibi önses yinelemesinden (alliteration) oluşan gerçek bir havai fişek gösterisi vardır. Lo. Lee. Ta.
Dört paragrafın her biri farklı bir söylem türünü sergiler. Birinci paragraf, yüklemsiz lirik bir coşku, bir dizi ani ünlemler içerir. Mecazlarla yapılan açılış salvoları, aşırı ve söyleyiş tarzında hafif bir geçmişe aitlik vardır: Hayatımın ışığı, kasıklarımın ateşi, günahım, ruhum (daha fazla önses yinelemesi). Dilin damaktan dişlere doğru yol alması şeklindeki sonraki mecaz, daha gösterişsiz ve nüktelidir; ama dikkatimizi hem güzel söyleme hem de şehvet için kullanılan ve bu özelliklerinden asla ayıramayacağımız bir organa geçer.
İkinci paragraf ise hafif bir çağrışım içerir. Bir dizi aynı yapıda kelimeler, dini içeriği olmayan bir dua gibi sevgilinin değişik adlarını listeler: O, Lo'ydu...Lola'ydı. Dolly'di...Dolares...Ama benim kollarımda o her zaman Lolita'ydı.Bunu bir müziğe uyarlayabilirdiniz. (Doğrusu Lolita'nın talihsiz bir sahne müzikali vardı: ''Küçük güzel ama başarısız bir çalışma'' diye not almıştır günlüğüne Nabokov.) Tabi ki biz önceden bilmesek bu paragraf ; boyuna, çorabına ve okuluna yapılan göndermelerle Lolita'nın reşit olmayan bir arzu nesnesi olduğu şeklinde ilk işareti bize verir.
Üçüncü paragraf ise başka bir yol tutturur. Dramatik bir monolog tarzında belirtilmemiş bir muhataptan gelen imalı sorulara cevap veren, daha çok konuşma şeklinde bir paragraftır : ''Ondan önce biri var mıydı?'' Aşırı şiirsel bir tarzla olumlu bir cevap veriliyor bu soruya: ''Vardı, hem de nasıl.'' Adli bir tabirle ''aslında'',bizi son paragraftaki bir mahkeme salonunun açık bir çağrışımına hazırlıyor. (Humbert'ın duruşmayı beklerken savunmayı yazması gerekiyor.) ''Ah, ne zaman?'' Bu soruya verilen bilmecemsi ve dolaşık cevap, Humbert ile Lolita arasındaki yaş farklılığını öne çıkarır.
Bu paragrafta anlatı ilgisi, neden-sonuç (''...sevmemiş olsaydım...olmayabilirdi) ve ''bir kız çocuk'' ile ilgili şüphelerin artışıyla başlar. Bu düzyazının şiirsel niteliğinin artışı, Edgar Ellen Poe'nun meşhur şiiri ''Annabel Lee'' ye yönelik bir anıştırmadır:
Aslında bir yazın her şeyi başlatan bir kız sevmemiş olsaydım, Lolita hiç olmayabilirdi
O çocuk ben çocuk
Memleketimiz o deniz ülkesiydi
Sevdalı değil karasevdalıydık-
Ben ve Annabel Lee'm-
Göklerde uçan melekler bile
Kıskanırdı bizi
Genç kızlara Humbert'in erotik derecede bağımlılığı için yaptığı açıklama ve bahane, Annabel adında çok genç bir sevgilisinin aşklarına doymadan öldüğü şeklindedir. Poe'nun şiiri aynı tema üzerine oldukça duygusal bir ağıttır: Konuşmacı sevgilisinin bu dünyadan alınmasında, kıskanan melekleri suçluyor ve mezarının yanıbaşında yatarak teselli buluyor. Fakat Humbert, ahlaksızca Annabel'in yerini alan kızların peşindedir. Yüce melekler için kullandığı ''yanlış haber almış, saf, yüce kanatlı'' gibi tabirlerde şeytanca bir alay ve kendi acısını dikenlerin düğümleriyle karşılaştıran dine aykırı bir ima vardır. (Bir metnin başka bir metinle bu türde konuşturulması metinlerarasılık olarak bilinmektedir ve başlıbaşına bir bölüm konusu olmayı hak etmektedir, sonraki ölüme bakın)
Nabokov'un ana dili olmayan bir dilde bu ustalığı, şaşırtmayı hiç elden bırakmaz. Ma İngiliz düzyazısının tüm kaynaklarını keşfetmesi ve kısıtlamasız bir zevkle bunları kullanması imkanını ona veren şey, belki de tam olarak da bu gerçekti.
İngiliz kurgusunda 'süslü düzyazı'nın ilk temsilcilerinden biri -aslinda insan on ilk temsilcisi deme riskine de girebilir- Elizabeth dönemi yazarlarından John Lyly'dir. Bir örnekle :
''En canlı renkler en çabuk solar, en keskin jilet ağzı en çabuk körelir, en iyi elbise güveler tarafından çabuk yenir ve patiska adi bezden daha çabuk lekelenir. Balmumu gibi nüktesiyle bir izlenim yratmada Euphues'de hangisinin daha iyi belirdiği ve kendi eliyle başını taşıması, ya dizginleri ya da mahmuzları kullanması, verilen öğüdü hafife alması, ülkesini terk etmesi, eski düşünce ve bilgisinden iğrenmesi, ya zafer elde etmek için akılla ya da çelişkilere katlnmak için utançla düşünmesi: onurdan önce kendinden ve dstlardan önce zevki tercih eden kişinin suya bir sebep sunması, o su onun için çok tuzlu ve kendisine en hoş gelen o azgın illeti izlemesi.''
Kısa parçalarda bu akıllıca ve eğlendiricidir; ama birkaç sayfa sonra üslup teşhirciliğinin aynılığıyla modern okuyucuyu yorması muhtemeldir. Aynı sözdizim ve ses şekilleri, tekrarlanır ve yazar sesinin yanında bütün karakterler tarafından da bunlar kullanılır. Nihayetinde yazılı kelime, sadece edebi olan bir düzyazı türüne aittir. Euphues ile Lolita arasında İngilizce kurgu düzyazıya giren ve eksik kalan şey, insanın konuşma sesidir veya değişik aksanları, ritimleri ve ses perdelerini kullanan, edebi hitabın resmi şekillerini canlandırıp değiştiren birçok sesin eksikliğidir.
David LODGE
Ekleyen : Zeliha AYDOĞMUŞ
Birinci Bölüm Kurgu Sanatı / SÜRREALİST (GERÇEKÜSTÜ ANLATIM) İçin TIKLAYINIZ!
Comments